"Umut Sokağı Çocukları" na başlarken acaba dedim yanlış bir zaman mı bu? Daha umutlu, daha keyifli bir dönemde mi okusaydım bu kitabı diye diye başladım okumaya. İlk kez Gülsevin Kıral´ın bir kitabını okuyorum, konu Suriye´li göçmenler ve onların İstanbul´daki hayatları olduğu için çekinmiştim. Yanılmışım, farklı insanların dilinden anlatılan değişik kurgusuyla, daha çok çocuklara endekslenmiş hikayesiyle, umuduyla ve mutlu sonuyla çok sevdim.
"Sevdiklerini ve yaşam alanlarını geride bırakarak Suriye´den İstanbul´a gelen insanlar aynı mahallede, farklı kapılar ardında yaşamaktadır. Çocuklar, top oynarken kırdıkları cam yüzünden azar işitseler de, yabancı bir gazetecinin ortaya çıkması, Karabaş´ın varlığı ve Çakallar´la yapılan maçta Suriyeli Hasan sayesinde atılan goller, mahalleyi şenlendirir. .."
Günümüzün kayıtsız yetişkinleri de okusa hiç fena olmaz, belki de kitabı okuyan çocukların hayata, savaşa, zorunlu göçe ve çocukların bu ortamlarda sıkışan hayatlarına bakışı daha farklı olur ve yetişkinler gibi ön yargılı olmazlar.
Gülsevin Kıral kimdir?